Temel bir ihtiyaç olmasının yanı sıra, bir ifade aracı olarak var olan giyinmek, moda kavramı aracılığı ile eril düşünce ve üretim sisteminin beden üzerinde kurduğu bu tahakkümün en etkili araçlarından biri. Global moda endüstrisinin ideal güzellik standartları ve incelik saplantısı kadınların beden algılarını şekillendirerek, onların özgüvenlerini olumsuz etkiliyor
Bunlar aslında benim deneyimlerim, benim dertlerimdi. Küçüklüğümde okul arkadaşlarım kepçe kulaklarım, büyük burnumla dalga geçerlerdi. Beni yetersiz ve çirkin olduğuma ikna etmişlerdi. Üniversitede bir anda aldığım kilolardan sonra bu kez çalışma hayatında (söylemler daha az doğrudan olsa da) beden ölçüm ve kilolarım yüzünden yetersizdim. Sanırım küçükken yeteri kadar hırpalandığım için, çok da geç kalmadan, üniversitenin ilk yıllarında bedenimle barıştım. Olduğum halimi seviyorum. Büyük ve küçük olan yerlerimi seviyorum. Yetersiz, çirkin ya da daha az kadın değilim. Bunlar beni şu an durduğum noktaya getirdi.
Bu yüzden, Ren’in varoluş nedeni, kadınların kendi bedenleri ile kurdukları ilişkiyi pozitif bir zemine taşımak. Benliğin ifade aracı olan bedeni saran giysilerin toplumsal güzellik ideallerinin dayatılmasında sembolik bir araç olmasını reddediyor. Kapsayıcı, farklı beden ölçüleri ve şekillerini dikkate alan ve bu farklılıkları kutlayan bir tasarım anlayışı ile hareket ediyor. Beden olumlama yaklaşımı ile kadınların daha özgüvenli, kendi ile barışık ve daha özgür olmalarını sağlamayı hedefliyor.
Neden “büyük beden” değil, “beden-kapsayıcı”?
Beden-kapsayıcı moda markaları, büyük beden markalarından farklı olarak hiçbir beden ölçüsünü ve şeklini marjinalleştirmez, ötekileştirmez, kadınların özgün farklılıklarını gözetir. Hızlı giyim markaları, “büyük beden” için ürün ürettiklerinde bu ürünlerin tasarımları, onların “normal” gördükleri genellikle 42 bedene kadar olan, tasarımlarından farklıdır. Büyük beden için üretilen modellerde hep “kusurların gizlenmesi”ne vurgu yapılır. Oysa biz, tıpkı doğadaki tüm diğer canlılar gibi, bu kusurlu(!) hallerimizle özgün ve kişilikliyiz. Kapsayıcı tasarım ayrım yapmadan, nötr bir yaklaşımla, tüm farklılıkları gözeterek mümkün olduğunca herkese pozitif bir deneyim yaratmayı amaçlar. Bu sayede, reklamlar, sosyal medya, dergiler, TV ve sosyal gruplar aracılığı ile güzellik normlarına uymadığı için ötekileştiren kadınların kendilerine bir temsil ve ifade alanı bulabilmelerine olanak sağlar. Bedeniyle barışık ve rahat olması kendine güvenmesini ve okulda, iş ortamında ya da sosyal çevresinde daha görünür olabilmesine yardımcı olur.